Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu:
OVP, bakanlıkların uyum içinde çalıştığını ve koordinasyonun sağlandığını gösteriyor, bu da bizim için gerçekten umut verici. Program bütünsel bir yapı ve hesap verilebilirlik sunarak sanayiciler ve iş dünyası için olumlu bir çerçeve çiziyor.
Ayrıca, Türkiye’nin makroekonomik hedeflerine ulaşmasında önemli bir adım oluşturuyor. Enflasyonla mücadele için bu tür bir yapı gereklidir ve biz de bunu destekliyoruz. Ancak, programın bazı hedefleriyle ilgili endişelerimizi de dile getirmek isteriz. Özellikle emek yoğun sektörlerde Türkiye’nin avantajını kaybetmeye başladığını görüyoruz. Ülkemizin zenginleşmesiyle birlikte, düşük maliyetli iş gücüne dayalı sektörlerin artık Türkiye’de varlık göstermesi zorlaşacak.
Üretimde katma değeri artırma hedeflerimiz çerçevesinde katma değerli üretim yapabilmek için daha fazla yatırım yapılması gerekiyor. Ancak mevcut yüksek faiz oranları ve sınırlı bütçe destekleri bu geçişi zorlaştırıyor.
Türkiye’nin küresel rekabet gücünü artırmak için yenilikçi üretim ve Ar-Ge çalışmalarına daha fazla odaklanması gerekiyor. Yüksek teknolojili üretime geçiş yapamadık, lider ülkelerin yaptıklarını örnek almalı ve inovasyon çalışmalarını hızlandırmalıyız.
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz:
İTHİB olarak, açıklanan Orta Vadeli Program (OVP)’ın tüm sektörümüze ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz’ın yapmış olduğu ‘Yapısal reformlarla verimliliğe dayalı yatırım, istihdam, üretim ve ihracatın artırılması” açıklamasını da çok değerli buluyorum. Çünkü, ülkemizin çıkış yolu ihracatta. Ülkemizin kalkınması ve küresel ölçekte yaşanan bu dar boğazdan çıkması ancak ve ancak devletimizin tüm kademeleriyle daha sıkı koordinasyon ve sıkı iletişim içinde olmakla mümkün. İhracatçılarımızın karşı karşıya kaldığı yüksek üretim maliyetleri ve pazar kaybı risklerinin önlenmesine ilişkin beklentileri karşılanmalı. Bu yük ancak reel sektör – kamu iş birliğinin ortak hareketi sonucunda kaldırılabilir. Bu kapsamda Türk tekstil sektörü olarak daha katma değerli üretmeye, ihraç etmeye ve istihdam yaratmaya devam edeceğiz.
İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Batal:
OVP’nin açıklandığı böylesine önemli bir günde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sayın Alparslan Bayraktar’ın sektörümüz hakkındaki açıklamaları bizleri umutlandırdı. Uzun süredir sektör olarak dile getirdiğimiz ‘uzun izin süreçlerinin kısaltılması’ konusunun yakın bir zamanda Meclisimize geleceğini duymak bizleri memnun etti. Daha önce yaptığımız görüşmelerde Sayın Bakanımıza madencilik sektörü olarak ülkemiz ekonomisi için var gücümüzle çalışmaya devam ettiğimizi iletmiş, üretim ve ihracatta ivme yakalanması için gerekli tüm adımların ivedilikle atılmasının ülke ekonomisine katacağı artı değerin önemini vurgulamıştık. Sayın Bakanımızın yapmış olduğu bu açıklamalarla da ülkemizde madencilik yatırımlarının önünün açılması ile ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlayacağımıza yürekten inanıyoruz. Madencilik sektörü olarak Sayın Bakanımız Alparslan Bayraktar’a yürekten teşekkür ediyoruz.
Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Yönetim Kurulu Başkanı Talha Özger:
Orta Vadeli Program (OVP), üretim, istihdam ve ihracat hedeflerini destekleyecek politikalarıyla ev ve mutfak eşyaları sektörüne umut vadediyor. Programın iç piyasada istikrarı ve dış ticarette rekabet gücünü artırmaya yönelik adımları sektör için büyük bir fırsat olarak görüyoruz. OVP ile birlikte yatırımların teşvik edilmesi, iş gücünün desteklenmesi ve ihracatın artırılması hedefleri, sektörde büyüme ve yenilikçi üretim için önemli bir zemin hazırlayacaktır.
Ekonomik istikrar ve büyüme hedefleri, sektörümüzdeki üretim kapasitesinin tam anlamıyla kullanılmasına olanak tanıyacaktır. Programın sağladığı desteklerle küresel pazarlarda daha rekabetçi bir konuma gelmeyi hedefliyoruz. Ayrıca, istihdam politikalarının güçlendirilmesiyle sektörün nitelikli iş gücü ihtiyacının da karşılanacağına inanıyoruz.
Yerli üretimin teşvik edilmesi ve ihracat süreçlerinin kolaylaştırılması, hem iç pazarın hem de dış pazarların ihtiyaçlarına cevap verecek üretim yapısının oluşturulmasında kritik bir rol oynayacaktır.
Endüstriyel Mutfak, Çamaşırhane, Servis ve İkram Ekipmanları Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TUSİD) Başkanı Bekir Topuz:
Programın makroekonomik istikrarın sağlanması ve sürdürülebilir büyümenin desteklenmesi açısından önemli olduğunu görüyoruz. OVP, makroekonomik politikaların belirlenmesi, bütçe dengesinin sağlanması ve ekonominin yeniden yapılandırılması adına bir yol haritası sunuyor.
Programın hedefleri doğrultusunda ekonominin temel dinamiklerinin güçlendirilmesi, üretim ve ihracatı artırmak açısından kritik olacak. Ekonomide dengeli büyüme ve ihracat odaklı kalkınma stratejileri, sektörümüz için büyük fırsatlar sunuyor. Özellikle Ar-Ge yatırımlarının artırılması ve katma değeri yüksek üretime geçişle, ihracatın rekabet gücünün artacağını öngörüyoruz.
Endüstriyel ekipman üreticileri olarak, yeni istihdam imkanlarının yaratılması için destekleyici politikaların önemini biliyoruz ve bu yöndeki adımları memnuniyetle karşılıyoruz. Sonuç olarak, OVP’nin ekonominin tüm paydaşları için olumlu bir çerçeve sunduğuna ve hedeflere ulaşılması için tüm sektörlerin üzerine düşeni yapması gerektiğine inanıyoruz.
Madeni Yağ ve Petrol Ürünleri Sanayicileri Derneği (MAPESAD) Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Koçak:
Orta Vadeli Program (OVP) Türkiye ekonomisine yönelik stratejik öneme sahip bulunuyor. OVP, makroekonomik istikrarı sağlamaya yönelik politika ve reformları ile üretim ve ihracatın artırılmasına yönelik önemli bir yol haritası sunuyor. Ekonomik büyüme, bütçe dengesi ve borçlanma durumunu ele alırken, aynı zamanda kamu idarelerinin ödenek teklif tavanlarını da içeriyor. Bu durum, sanayi sektörlerinin öngörülebilirlik ve planlama açısından avantajlı olmasını sağlıyor.
OVP’nin Türkiye ekonomisinin son bir yılda istihdamda sağladığı artış ve işsizlik oranındaki düşüş gibi olumlu gelişmelerin devamı kritik önem taşıyor. Türkiye ekonomisi, 2023 yılında yüzde 5,1 büyüme oranı ile 14 yıldır kesintisiz büyüme sergilemiş; bu yılın ilk yarısında ise yüzde 3,8 oranında büyümüş. Özellikle ihracatın büyümeye katkısının artması, OVP’nin dış ticaretin dengelenmesine yönelik hedeflerinin önemini ortaya koymaktadır.
Ayrıca, OVP’nin öncelikli olarak belirlediği reformlar kapsamında üretim ve ihracatın artırılması stratejileri, yüksek katma değerli ürünlere odaklanmayı ve böylece cari işlemler dengesinin iyileştirilmesini amaçlamaktadır. Yapısal reformlarla birlikte sektörel dönüşümlerin ve teknoloji odaklı yatırımların desteklenmesiyle sektörümüzün uluslararası pazarlardaki rekabet gücünün artacağına inanıyoruz. Bu bağlamda, OVP’nin istihdam artışı ve ekonomik büyümenin sürdürülebilirliğine katkı sağlayacak önlemler içermesi, MAPESAD gibi sanayi örgütleri için umut verici bir çerçeve sunuyor diyebiliriz.
