12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü vesilesiyle UNICEF ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye, tüm paydaşları çocuk işçiliğini sona erdirmeye katkıda bulunmaya çağırıyor.
ILO’nun En Kötü Biçimlerdeki Çocuk İşçiliğinin Yasaklanması ve Ortadan Kaldırılması Konulu 182 Sayılı Sözleşmesinin (1999) kabulünün 25. yıl dönümünü kutlarken, UNICEF ve ILO Türkiye, kamu kurumları, sosyal ortaklar, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarını destekleme konusundaki kararlılıklarını yeniden vurguluyor ve çocuk işçiliğini sona erdirme ve çocukları çocuk işçiliğinden koruma çabalarını hızlandırmayı hedefliyor.
UNICEF ve ILO’nun 2021 raporuna göre, dünya genelinde 160 milyon çocuk hâlâ çocuk işçi ve bu çocukların 79 milyonu sağlıklarını, güvenliklerini ve ahlaki gelişimlerini doğrudan tehlikeye atan tehlikeli işlerde çalışıyor.
Doğal afetler ve krizler, eğitime, sosyal korumaya, sağlık hizmetlerine ve çocuk korumaya erişimi kesintiye uğratarak aileleri yoksulluğa sürüklüyor, insana yakışır geçim fırsatlarını sınırlıyor ve çocukların çocuk işçiliğine zorlanmasına neden oluyor.
2015 yılında, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi (SDG) 8.7’nin kabul edilmesiyle birlikte, uluslararası toplum, çocuk işçiliğinin tüm biçimlerinin 2025 yılına kadar ortadan kaldırılmasına yönelik bir taahhütte bulundu. Ancak, çocuk işçiliği artıyor ve dünya, kimseyi geride bırakmama sözünü yerine getiremiyor gibi görünüyor.
Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne ulaşmada bir dönüm noktasındayız. Çocuk işçiliğine mecbur kalan çocuklar, aynı zamanda eğitimden mahrum kalan, en kötü sağlık koşullarına maruz kalan ve temiz suya ve sanitasyona erişimi sınırlı olan çocuklar. Çocuk işçiliğinin tüm biçimlerinin 2025 yılına kadar ortadan kaldırılmasını çağrısında bulunan SKH 8.7, tüm Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin %60’ından fazlasıyla ilişkili durumda.
UNICEF ve ILO, Türkiye’de son birkaç on yılda çocuk işçiliğinin azaltılmasında önemli ilerlemeler kaydedildiğini gözlemliyor. Çocuk işçiliğinin ortadan kaldırılmasına yönelik ardışık ulusal programlar, UNICEF ve ILO’nun ulusal çabalara etkili bir şekilde katkıda bulunması için sağlam bir zemin sunuyor.
2024 yılında Türkiye, geçmişte bu alanda elde ettiği başarılar ve daha fazlası için bulunduğu taahütler sebebiyle, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi 8.7’yi gerçekleştirmeye adanmış bir küresel koalisyon olan İttifak 8.7’de Rehber Ülke olarak tanınmıştır. Bu bağlamda, Türkiye, çocuk işçiliğini ortadan kaldırma, zorla çalıştırma ve insan ticareti ile mücadele etme çabalarını güçlendirmeyi ve deneyimlerini küresel toplulukla paylaşmayı taahhüt etmektedir.
UNICEF ve ILO, çocukları ekonomik sömürüden ve çocuk işçiliğinden korumak için sürdürülebilir eylemlerin hayata geçirilmesi çağrısında bulunmaktadır. Çocuk işçiliğinde olası bir artışın kaçınılmaz olmadığını ve ulusal stratejilerin her zamanki gibi kritik öneme sahip olduğunu belirtmek önemlidir. Türkiye’de çocuk işçiliğine dahil olan 700,000’den fazla çocuk varken, UNICEF ve ILO, hükümeti, sosyal tarafları, sivil toplum kuruluşlarını, uluslararası kuruluşları ve özel sektörü ulusal çabaları sürdürmeye ve her çocuğun güvenliğini ve iyi olma halini sağlamaya çağırmaktadır.
UNICEF Türkiye Temsilcisi Paolo Marchi, “Çocuk işçiliği, çocukları çocukluklarından mahrum bırakır ve potansiyellerini gerçekleştirmelerini engeller. Çocukların ve ailelerinin sosyo-ekonomik refahlarını korumak için ihtiyaç duydukları araçlara sahip olduklarından emin olmalıyız. Kaliteli eğitim, sosyal koruma hizmetleri ve daha iyi ekonomik fırsatlar büyük fark yaratabilir. Çocuk İşçiliği, bir çocuk hakları ihlalidir; ortadan kaldırılmasını sağlamak için bir araya gelmek hepimizin için zorunlukluktur.”
Yasser Hassan, ILO Türkiye Direktörü, “Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin vaatlerini başarmaktan hâlen çok uzağız. 2000 yılından bu yana çocuk işçiliğinin azaltılmasında kaydedilen ilerleme, genel çocuk nüfusundaki büyük artışa rağmen dikkate değerdir. Son dönemde çocuk işçiliğinde görülen hızlı düşüşler, hızlandırılmış ilerlemenin mümkün olduğunu göstermektedir. Hızla hareket etmemiz gerekiyor. Herkes için insana yakışır iş fırsatlarının genişletilmesi kritik öneme sahiptir. Sosyal korumaya ve kaliteli eğitime yatırım yapmak, uygulanabilir alternatifler sunar. Zararlı toplumsal cinsiyet normlarıyla ve ayrımcılığın diğer tezahürleriyle mücadele etmeliyiz. Çocuk işçiliğinin gerçekleştiği farklı bağlamlara uygun özel politika tedbirleri için etkili bir sosyal diyaloğa ihtiyaç vardır.”
Bu Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü’nde, UNICEF ve ILO Türkiye, çocuk işçiliğini ortadan kaldırma konusundaki taahhütlerini yeniden teyit ediyor ve tüm ilgili tarafları, çocukların ve ailelerin refahını iyileştirmek için etkin sosyal koruma müdahalelerinin önemini vurguluyor, çocuk işçiliğinin kök nedenlerini ortadan kaldırmaya yönelik kaliteli ve kapsayıcı eğitim ve sosyal hizmetlere erişim olanaklarını sağlamaya çağırıyor. UNICEF ve ILO Türkiye tüm ilgili tarafları Çocuk Hakları ve İş İlkelerinin desteklenmesi, Çalışma Yaşamında Temel İlkeler ve Hakların benimsenmesi ve İş Dünyası İlkelerini ve Sorumlu İşletme Yönetiminin teşvik edilmesi için katkı vermeye; çocuk işçiliğinin önlenmesi ve ortadan kaldırılması için finansmanı artırmak ve uluslararası işbirliğini sağlamak amacıyla veri odaklı ve programatik yaklaşımlar yoluyla çabaları hızlandırmaya çağırıyor.